Kayıt Ol

Sitemizdeki birçok özellikten yararlanabilmek için lütfen kayıt olun ve deneyiminizi bir üst seviyeye çıkarın.

Zaten hesabınız var mı? Giriş Yap

Şifremi Unuttum

Şifrenizi kolay bir şekilde buradan sıfırlayıp, yeni şifreniz ile değiştirebilirsiniz.

Şifreyi hatırlıyor musunuz? Giriş Yap
Yukarı Çık
Çerezler!
Deneyiminizi iyileştirebilmek adına çerezleri kullanıyoruz, çerezleri nasıl kullandığımızı öğrenmek için Gizlilik Politikasına bakın.

Reklam Engelleyici Tespit Edildi

İçerik Gönder
0 Yorum

Gezilecek Avrupa Başkentleri: Mutlaka Görmek İsteyebileceğiniz 7 Şahane Şehir

Avrupa kıtasında gezilecek şehirlerin sayısı oldukça fazla ve her biri kendine özgü güzelliklere sahip. Ancak, özellikle başkentler, kültür, tarih ve turizm açısından oldukça zengin. Bu nedenle, Avrupa’da mutlaka görmeniz gereken en şahane 7 başkenti sizin için bir araya getirdik. Bu şehirlerin her biri tarihi mekanları, farklı kültürleri, muhteşem doğal güzellikleri ve unutulmaz deneyimleri ile sizi […]

Avrupa kıtasında gezilecek şehirlerin sayısı oldukça fazla ve her biri kendine özgü güzelliklere sahip. Ancak, özellikle başkentler, kültür, tarih ve turizm açısından oldukça zengin. Bu nedenle, Avrupa’da mutlaka görmeniz gereken en şahane 7 başkenti sizin için bir araya getirdik.

Bu şehirlerin her biri tarihi mekanları, farklı kültürleri, muhteşem doğal güzellikleri ve unutulmaz deneyimleri ile sizi kendine hayran bırakacak. Bu şehirler arasında Avrupa’nın en popüler şehirleri olan Paris, Roma ve Lizbon’un yanı sıra Amsterdam, Belçika, Budapeşte ve Viyana da yer alıyor. Ve bu şehirlerin her biri, bir sonraki tatiliniz için mükemmel bir seçim olabilir.

Her bir başkent, size kendine özel bir deneyim sunacak. Paris’te dünyaca ünlü Eiffel Kulesi’ni, Louvre Müzesi’ni, Seine Nehri’nde romantik bir tekne gezisini deneyimleyebilirsiniz. Roma’da Kolezyum’u, Vatikan Müzeleri’ni, İspanyol Merdivenleri’ni, orada yemek yiyerek unutulmaz bir İtalyan deneyimi yaşayabilirsiniz. Lizbon’da ise Belem Kulesi, Castelo de São Jorge ve Alfama semti gibi tarihi yerleri keşfedebilirsiniz.

Bu şehirler, Avrupa’nın en güzel köşelerine sahip olan ülkelerde yer almaktadır. Eğer tarih, kültür, sanat, turistik mekanlar ve doğal güzellikler ilginizi çekiyorsa, bu şehirler kesinlikle listenize eklemeniz gereken yerlerdir.

  • Lizbon, Portekiz
  • Roma, İtalya
  • Paris, Fransa
  • Amsterdam, Hollanda
  • Brüksel, Belçika
  • Budapeşte, Macaristan
  • Viyana, Avusturya

Bu başkentlerin her birinin kendine özgü bir tarzı var ve hepsi görmek için şaşırtıcı derecede güzel yerlerle dolu. Bu seçeneklerden en fazla faydalanmak için, zamanınızı mümkün olduğunca iyi planlayın ve her bir şehirde, etrafınızı keşfederken kendinizi kaybetmeyin. Bu şehirlerin keyfini çıkarmak için acele etmeyin – yerel kültürlerin, yemeklerin, alışveriş yerlerinin ve diğer aktivitelerin tadını çıkarın.

Lizbon, Portekiz

Lizbon şehri, tarihi, kültürel ve turistik mekanlarıyla ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. En ünlü turistik yerlerden biri Belem Kulesi’dir. Bu kule, Portekiz’in keşif tarihinde önemli bir rol oynayan ünlü denizcileri anmak için inşa edilmiştir. Ayrıca, Jeronimos Manastırı da bu bölgede yer almaktadır ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır.

Lizbon’da ayrıca, Alfama semtiyle ünlüdür. Bu semt, tarihi sokakları, daracık sokakları ve geleneksel restoranlarıyla bilinmektedir. Ayrıca, Sınır Nehri, şehrin güzel manzaralarından biridir. Bu nehir boyunca yürürken, Lizbon Kalesi de dahil olmak üzere muhteşem manzaralar eşliğinde keyifli bir yürüyüş yapabilirsiniz.

Lizbon, aynı zamanda Pasteis de Belem’i ile de ünlüdür. Bu, tatlı bir lezzetli hamur işidir ve Lizbon’un en ünlü tatlılarından biridir. Ayrıca, şehirde çeşitli festival ve müzik etkinlikleri de düzenlenmektedir.

Roma, İtalya

Roma, İtalya’nın başkenti olmanın yanı sıra, tarihi ve kültürel mirasıyla da ünlüdür. Şehirde görülmesi gereken yerlerin başında Kolezyum gelir. Antik Roma’da gladyatör savaşlarının yapıldığı 21.000 kişilik arenasıyla göz kamaştıran yapı, tarihin tozlu sayfalarında olduğu kadar bugün de önemli bir tarihi yapıdır.

Bunun yanında Vatikan Müzeleri de Roma’da mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır. Raffael’in tabloları, Michelangelo’nun tavan freskleri ve İsa’mızın İçtenlik Kilisesi’nin dünyaca ünlü eserleri gibi evrensel sanat hazinesi bulunur. Dünya’nın en büyük ve en zengin sanat koleksiyonlarına sahip olan bu müzeler, Roma turistlerinin kaçırmaması gereken bir yerdir.

Roma’da başka ne görmeliyiz? Pantheon, İspanyol Merdivenleri ve Fontana di Trevi gibi diğer turistik yerler de listede yer alıyor. Bunların yanı sıra ülkenin en iyi pizza ve makarnalarını denemek de Roma’da yapılacak şeyler listesinde yer alır.

Kolezyum

Kolezyum, antik Roma’da gladyatör savaşlarının farklı arenalarında gerçekleştiği tarihi başlıklarla dolu bir arenadır. Roma’nın merkezinde yer alan bu görkemli yapı, dönemin en büyük arenası olarak kabul edilir ve yaklaşık 21.000 kişilik bir kapasiteye sahiptir. Kolezyum’un inşa edildiği tarih hâlâ bilinmemektedir ancak tahminlere göre MS 70-80 yılları arasında inşa edilmiştir.

Kolezyum, antik Roma’da gladyatör savaşları başta olmak üzere birçok etkinliğe ev sahipliği yapmıştır. Buna ek olarak, seyircileri korumak için yapılan akıllı sistemler ve açılır-kapanır tavanlarıyla da bilinir. Bu nedenle Kolezyum, antik Roma’da mühendislik harikası olarak kabul edilir.

Bugün hala ziyaret edilebilen bu muhteşem yapı, birçok turistin Roma’yı ziyaret ederken görmek istediği yerler listesinde yer alır. Kolezyum’un yanı sıra, Roma’da görülmesi gereken birçok tarihi yapı ve turistik mekanları da vardır. Vatican City, Colosseum ile birleştirilen tarihi Forum Romanum, Trevi Çeşmesi gibi turistik yerler de ziyaretçilerin ilgi odağıdır.

Vatikan Müzeleri

Vatikan Müzeleri, Roma’nın en önemli turistik yerlerinden biridir. Raffael’in tabloları, Michelangelo’nun tavan freskleri ve İsa’mızın İçtenlik Kilisesi’nin dünyaca ünlü eserleri bu müzelerde sergilenmektedir. Müzelerdeki koleksiyonlar, tarih öncesi çağlardan günümüze kadar uzanan bir zaman dilimini kapsamaktadır.

Müzelerin en önemli eserlerinden biri, Raffael’in freskleri ile süslenmiş olan Stanza della Segnatura’dır. Aynı zamanda Michelangelo’un ‘Ayrılık’ ve ‘Buluşma’ fresklerinin de yer aldığı Sistine Şapeli de müzelerin en ünlü bölümlerinden biridir.

Vatikan Müzeleri’ndeki en dikkat çekici yapı, şüphesiz İsa’nın İçtenlik Kilisesi olarak da bilinen St. Peter Bazilikası’dır. Bazilika, Barok Mimari stilinde inşa edilmiştir ve Michelangelo, Bernini, Bramante, Raphael gibi dünyaca ünlü sanatçıların eserlerini içermektedir. Eğer Roma’da gezilecek yerler listesi yapacaksanız, Vatikan Müzeleri mutlaka listenin üst sıralarında yer almalıdır.

Paris, Fransa

Paris, romantizmin bütün dünyada sembolü haline gelmiştir. Şehir, şık kafeleri, moda dünyasının kalbi, tarihi semtleri, tarihi yapıları ve görkemli işlevi gibi pek çok güzellikleriyle turistlerin ilgisini çekmektedir. Paris’te gezilecek yerlerin listesi ise oldukça uzundur. Fakat en çok elbette ki Eiffel Kulesi ve Louvre Müzesi popülerlik kazanmıştır.

  • Eiffel Kulesi:Paris’in en ikonik yapılarından biri olan Eiffel Kulesi, hala en yüksek çelik yapıdır.
  • Louvre Müzesi:Paris’teki turistik yerlerin merkezi olan Louvre, samanlık piramidiyle simgesel bir hal almaktadır. Mona Lisa dahil olmak üzere 35.000’den fazla sanat eserini barındırmaktadır.

Bunun yanı sıra Paris’te Notre Dame Katedrali, Champs Elysees Caddesi, Sacre Coeur Bazilikası, Opera Garnier gibi birçok güzellik de bulunmaktadır. Turistlerin Paris’teki gezi listenizde bulundurmaları gereken yerler arasında yer almaktadır.

Eiffel Kulesi

Eiffel Kulesi, Paris’in en simgesel yapılarından biridir ve turistlerin en çok ziyaret ettiği yerlerden biridir. Gustave Eiffel tarafından tasarlanan ve 1889 yılında dünya fuarı için inşa edilen bu muhteşem yapı, o zamandan beri Paris’in altını üstüne getiriyor.

Kule, Paris’in kalbinde yer alır ve şehrin görülmesi gereken tüm yerlerini görmek için mükemmel bir yerdir. En üst katında, ziyaretçilere muhteşem bir manzara sunan bir teras vardır. Eiffel Kulesi’ne tırmanmak biraz meşakkatli olabilir, ancak manzarası kesinlikle buna değer.

  • Eiffel Kulesi’ne çıkmak için üç seçenek var: asansör, merdiven veya yürüyüş yolu.
  • Kuledeki restoranlardan birinde romantik bir öğle yemeği yiyebilirsiniz.

Louvre Müzesi

Louvre Müzesi, dünya çapında tanınmış bir müze ve Paris’in en ünlü turistik yerlerinden biridir. Müze, 18. yüzyılda Saray’da kraliyet apartmanı olarak inşa edilmiş ve daha sonra 1793’te halka açılmıştır. Günümüzde, Louvre’da yaklaşık 38.000’den fazla eser sergilenmektedir.

Mona Lisa, Louvre Müzesi’nin en ünlü eserlerinden biridir. Da Vinci’nin resmi, 16. yüzyıldan bu yana dünya çapında tanınmış ve her yıl milyonlarca ziyaretçiyi cezbediyor. Ancak Mona Lisa, Louvre Müzesi’ndeki tek eser değil. Müze, antik çağdan, Orta Çağ ve Rönesans’a kadar çeşitli dönemlere ait sanat eserlerinden oluşan bir koleksiyona sahiptir. Özellikle Antik Mısır, Antik Yunan ve Roma dönemlerine ait eserler oldukça popülerdir.

Müze ayrıca, 19. yüzyıldan bu yana modern sanat eserlerinin de sergilendiği bir bölüme sahiptir. Picasso, Van Gogh, Renoir ve diğer modern sanat ustalarından eserler de burada sergilenmektedir. Louvre Müzesi’nin zengin koleksiyonundaki diğer ilginç eserlere Ölüm Maskesi, Nike Samothrace ve Flora heykeli gibi eserler örnek gösterilebilir.

Louvre Müzesi’nin geniş koleksiyonu, ziyaretçilerin müzenin tamamını görmelerini neredeyse imkansız hale getirir. Bu nedenle, müzenin web sitesinde ziyaretçiler, müzenin haritasını indirerek, vitrinleri önceden seçerek veya özel turlarla rehber eşliğinde gezinti yapabilirler.

Amsterdam, Hollanda

Amsterdam, Hollanda’nın en turistik şehirlerinden biridir ve ziyaret etmek için birçok sebep vardır. Şehir, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde olan çarpıcı kanalları, tarihi müzeleri, renkli evleri ve rahat hava atmosferi ile ünlüdür. Amsterdam’daki gezilecek yerler arasında en ünlü olanı Vondelpark’tır. Burası, bisiklet sürmekten ve piknik yapmaktan yürüyüş yapmaya kadar çeşitli aktiviteler için popüler bir noktadır.

  • Rijksmuseum, Hollanda’nın sanat hazinesi ve Rembrandt’ın en ünlü eserlerini barındıran büyük bir müzedir.
  • Van Gogh Müzesi, dünyanın en önemli ressamlarından birinin eserleriyle doludur.

Amsterdam’da ayrıca, evrensel sanat hazinesi ve modern heykelleri barındıran Stedelijk Müzesi de vardır. Çiçek pazarı Keukenhof, yüzlerce renkli lalelerin sergilendiği ve dünyanın en büyük çiçek bahçelerinden biridir. Son olarak, Amsterdam’ın ünlü Red Light District’inde dolaşabilir ve barlar, restoranlar ve kafelerde eğlenebilirsiniz.

Vondelpark

Amsterdam’ın en büyük parkı olan Vondelpark, doğa tutkunları ve açık hava aktivitelerini sevenler için mükemmel bir yerdir. Park, yaz aylarında piknik yapmak, bisiklet sürmek, paten kaymak, güneşlenmek veya birçok açık hava etkinliği yapmak için idealdir. Ayrıca park, her yaştan insan için ücretsiz yoga veya aerobik dersleri sunmaktadır.

Vondelpark, aynı zamanda açık hava tiyatrosunun da ev sahipliği yapar. Parktaki tiyatro, yaz aylarında herhangi bir ücret ödemeden çeşitli konserler, müzikaller ve tiyatro gösterileri için bir mekandır. Vondelpark, Amsterdam’da keyifli bir dinlenme ve eğlence noktası olup, Amsterdam gezilerinde mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yerdir.

Rijksmuseum

Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da yer alan Rijksmuseum, dünya sanatının en önemli koleksiyonlarından birini barındırıyor. Müzede bulunan eserler arasında Rembrandt’ın en ünlü tabloları ve Hollandalı yıldız sanatçıların eserleri yer alıyor.

Müzede yaklaşık olarak 8 bin adet kültürel ve tarihi eser sergileniyor. Bunlar arasında tablolar, heykeller, mobilyalar ve mücevherler yer alıyor. Müzenin en çok bilinen eserleri arasında Rembrandt’ın “Gece Devriyesi” adlı tablosu ve Johannes Vermeer’ın “Sütçü Kız” tablosu bulunuyor.

Rijksmuseum aynı zamanda, Avrupa’nın en büyük sanat müzelerinden biri olarak da biliniyor. Bunun sebebi, dünya çapındaki sanat eserlerinin yanı sıra, Hollanda’nın kendine özgü sanat eserlerinin de önemli bir bölümünü içermesi.

Müze, Hollanda’nın kültürel ve sanatsal mirasını daha geniş bir kitleye ulaştırmak amacıyla, 2013 yılında bir yenileme projesine girdi. Bu projenin sonucunda, müze, modern ve etkileyici bir görüntüye sahip oldu ve ziyaretçilerin ilgisini daha da artırmayı başardı.

Brüksel, Belçika

Brüksel, Belçika’nın başkenti, tarihi ve kültürel açıdan zengin bir şehirdir. Yanıbaşındaki ülkeler olan Almanya, Hollanda ve Fransa’nın kültürel etkilerini yansıtan şehir, Grand Place ve Atomium gibi dünya ünlü turistik yerlere ev sahipliği yapmaktadır.

Grand Place, Brüksel’in tarihi merkezi olarak bilinir ve Orta Çağ’dan kalma şaşırtıcı mimarisi ile ünlüdür. Bu meydan, Avrupa’nın en güzel meydanlarından biri olarak kabul edilir ve UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alır. Atomium ise, 9 küreyi birbirine bağlayan devasa dörtlüksel yapıdır ve yaşayan bir müzedir. Şehrin sembolik yapılarından biri olan Atomium, Brüksel’in modern mimarisinin en önemli örneklerinden biridir.

Ayrıca Brüksel, Belçika’nın resmi kurumlarının ve AB’nin merkezidir. Bu nedenle, Avrupa Parlamentosu gibi önemli kurumları ve klasik mimarisi ile ünlü Brüksel Katedrali’ni de ziyaret etmek isteyebilirsiniz.

Grand Place

Belçika’nın başkenti Brüksel’in tarihi merkezi Grand Place, Orta Çağ döneminden kalma mimarisiyle ziyaretçilerini büyülemektedir. Meydan, 15. yüzyılın sonlarına doğru inşa edilmiştir ve Avrupa’nın en güzel meydanlarından biri olarak kabul edilir. Meydanın ortasında, hikayesi Ortaçağ’a kadar uzanan ve Brüksel’in sembolü olan Manneken Pis heykeli yer almaktadır. Meydanın etrafında, klasik Belçika mimarisi ile süslenmiş binalar ve çeşitli restoranlar, kafeler ve hediyelik eşya dükkanları yer almaktadır. Meydan, UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine dahil edilmiştir ve Brüksel’de ziyaret edilmesi gereken yerlerin başında gelir.

Atomium

Atomium, Belçika’nın başkenti Brüksel’de yer alan devasa bir yapıdır. Bu yapı, 9 adet küreyi birbirine bağlayan dörtlüksel bir yapıya sahiptir ve birçok turist tarafından görülmektedir. Atomium, uluslararası sergilerin düzenlendiği bir yer olarak kullanılmaktadır ve içindeki müzeler ziyaretçilere çeşitli etkinlikler sunmaktadır. Yapının tepesinde yer alan restoranda, güzel manzaralar eşliğinde yemek yiyebilirsiniz. Atomium, ziyaretçilerin hem tarihi hem de modern bir yapı olarak beğenisini kazanmaktadır. Bu nedenle, Brüksel’de gezilecek yerlerin listesine eklenmesi gereken önemli noktalardan biridir.

Budapeşte, Macaristan

Budapeşte, Macaristan’ın başkentidir ve hem tarihi hem de modern çağın unsurlarıyla donatılmıştır. Şehrin birçok turistik yeri bulunmaktadır ve burada yapacak çok şeyiniz var.

Budapeşte’de mutlaka görmeniz gereken yerlerin başında termal banyolar gelmektedir. Şehrin jeotermal kaynakları sayesinde birçok termal hamam bulunmaktadır. Bu hamamların tamamında termal havuzlar, jakuziler, sauna ve buhar odaları bulunmaktadır. En ünlü termal banyolardan biri Széchenyi Kaplıcası’dır. Ayrıca Gellért Kaplıcaları ve Rudas Termal Hamamı da Budapeşte’de görülmesi gereken termal banyolardan sadece bazılarıdır.

Budapeşte’nin en imrenilen turistik mekanı ise Parlamento Binasıdır. Parlamento Binası Tuna Nehri’nin kıyısında yer almaktadır ve Ortaçağdan kalma mimarisi ile benzersiz bir görünüm sunmaktadır. Budapeşte’nin en yüksek yapısı olan Parlamento Binası, 17 yılda tamamlanmıştır ve 691 odası bulunmaktadır. Tura katılarak içindeki yarım tonluk değerli malzemelerle doldurulmuş meclis odasını görebilirsiniz.

Budapeşte’de ayrıca Belvedere Sarayı bulunmaktadır. Barok tarzı mimarisi ile tanınan bu bina, bugün sanatseverlerin büyük beğenisini toplamaktadır. İlk olarak Avusturya’nın en ünlü generali olan Prin Mühldorfer tarafından yaptırılan Belvedere Sarayı, günümüzde dünyanın en önde gelen sanat eserleri koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapmaktadır. Sarayın içinde Gustav Klimt’in Altın Döne adlı tablosu da dahil olmak üzere birçok kalıcı eser bulunmaktadır.

Thermal Banyolar

Budapeşte, Macaristan’ın başkentidir ve Avrupa’nın en güzel şehirlerinden biridir. Şehir, tarihi ve kültürü ile ünlüdür ve turistlerin ziyaret etmekten büyük keyif aldığı birçok turistik yeri vardır. Bu turistik yerler arasında, sıcak su kaynaklarının bulunduğu Thermal Banyolar da bulunur.

Budapeşte’nin sıcak su kaynakları, Türkler tarafından keşfedilmiştir ve o zamandan beri tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Bu banyolar, Otto’nun tedirgin edici Sovyet kışlasından başlayarak, farklı mimarileri ve tarzlarıyla göze çarpmaktadır. Şehirde birçok termal banyo bulunur ve bunlar genellikle turistler için açıktır.

Budapeşte’nin en ünlü termal banyoları arasında Szechenyi Banyoları, Gellért Banyoları ve Rudas Banyoları bulunur. Bunlar, sıcak su kaynaklarının yanı sıra kaplıcalar, sauna, masaj terapisi ve diğer tedavi yöntemleri sunmaktadır. Bu banyolara giden turistler, streslerinden kurtulmak, rahatlamak ve sıcak suyun keyfini çıkarmak için mükemmel bir yerdir.

Budapeşte’nin termal banyoları, Macaristan’ın kültürünün bir parçasıdır. Bunlar, tarihi ve mimari açıdan önemli yerlerdir ve ziyaret edilmesi gereken birçok turistik yer arasında yer almaktadır. Eğer Budapeşte’ye seyahat ediyorsanız, termal banyoların keyfini çıkarmak için mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Parlamento Binası

Budapeşte’nin sembolü olarak kabul edilen Parlamento Binası, Tuna Nehri’nin batı yakasında yer alır ve muazzam bir yapıya sahiptir. Habsburg İmparatorluğu’nun son dönemlerinde inşa edilen bu bina, Avrupa’nın en büyük parlamento binalarından biridir.

Parlamento Binası, tamamlanması 20 yıl süren uzun bir inşaat sürecinden sonra 1904 yılında açılmıştır. Tamamen kırmızı renkli taştan yapılı olan bu yapı, neredeyse kırmızıdan başka hiçbir renkte boyanmamıştır. Boyu 96 metre olan bina, 267 metre uzunluğunda ve 118 metre genişliğindedir.

Parlamento Binası’nın içi de oldukça etkileyicidir. 691 odası, 20 kilometre uzunluğunda gaz borusu, 40 kilogram altın kullanılmış detayları ile ziyaretçileri büyüler. Bina aynı zamanda, 1,000 kişilik bir konser salonuna ve Macaristan Krallarının tacını saklayan kalkan salonuna sahiptir. Budapeşte’nin bu güzel bölgesinde yürümek, turistlerin favori aktivitelerinden biridir ve özellikle akşam yemeğinde ışıkları yakıldığında Parlamento Binası’nın manzarası büyüleyicidir.

Viyana, Avusturya

Viyana, Avusturya’nın başkenti olarak Avrupa’nın en güzel şehirlerinden biridir. İmparatorluk mimarisi, müzik mirası ve sanat eserleri ile ünlüdür. Şehirdeki görülecek yerler arasında Belvedere Sarayı, Viyanalı Devlet Operası, Hofburg Sarayı ve Prater Lunaparkı bulunmaktadır.

Belvedere Sarayı, dünya sanatının en önemli koleksiyonlarından biri olarak kabul edilmektedir. Klimt’in Altın Dönen’in yanı sıra diğer kalıcı eserlerin sergilendiği saray, ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. Viyanalı Devlet Operası, lüks ve ihtişamı ile dünyaca ünlü bir opera binasıdır. Mahatma Gandhi ve İkinci Dünya Savaşı arasındaki tüm gösterişli zenginliğini yansıtan bu yapı, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır.

Hofburg Sarayı, İmparatorluğun merkezi olarak hizmet veren ve dünyanın en büyük saraylarından biridir. Saray, her sene ünlü Viyana Filarmoni Orkestrası’na ev sahipliği yapmaktadır. Prater Lunaparkı ise Avrupa’nın en eski ve en ünlü lunaparklarından biridir. Heykeller, yüzükler, çarpışan arabalar, düz ve engebeli yollar, Prater’da bulunur ve eğlenceli bir gün geçirmek isteyenler için mükemmel bir seçimdir.

Belvedere Sarayı

Viyanalı Barok mimar Johann Lucas von Hildebrandt tarafından inşa edilen Belvedere Sarayı, ünlü Avusturyalı ressam Gustav Klimt’in Altın Dönen’inin yanı sıra birçok kalıcı eseriyle dünya sanatının en önemli koleksiyonlarından biri olarak kabul ediliyor. Saray, iki bina ve aralarında yer alan bir bahçe ile oluşur. Ana bina, üst düzey endüstri ve sanatçıların toplandığı 18. yüzyıldan kalmıştır. 20. yüzyılın başlarında, bu bina modern sanat eserleri için kullanılmaya başlandı. Sarayın ikinci binası, daha küçük Alt Belvedere, Habsburg İmparatoru I. Karl için bir yaz kampanyası olarak inşa edilmiştir. Günümüzde ise kalıcı bir Avusturya sanat koleksiyonunun ev sahibidir.

Bununla birlikte, Belvedere Sarayı sadece içinde barındırdıklarıyla değil, ihtişamlı mimarisiyle de ünlüdür. Barok dönemi stiline uygun olarak inşa edilmiş, en iyi özellikleri ile anılır. Sarayın avlusu, birçok tercihte kullanılırken, bahçelerde yer alan su özellikleri ve heykeller göz kamaştırıcıdır. Bu nedenle, Avrupa turu yapan herkes Belvedere Sarayı’nı ziyaret etmelidir.

  • Güzel sanatlar
  • Barok mimarisi
  • Heykeller
  • Bahçeler

Viyanalı Devlet Operası

Viyanalı Devlet Operası, Avusturya’nın başkenti Viyana’da bulunan muhteşem bir yapıdır. Operanın açılışı 1869’da yapılmış ve o dönemin Avrupa’sındaki en ünlü mimarlarından biri olan Eduard van der Nüll ve August Sicard von Sicardsburg tarafından tasarlanmıştır. Opera, mahogany ahşapları, yüksek tavanı ve güzel freskleriyle ünlüdür.

Viyanalı Devlet Operası, Mahatma Gandhi ve İkinci Dünya Savaşı arasındaki dönemde Viyana’nın gösterişli ve zenginliğini yansıtan en önemli opera binalarından biridir. Yıllar boyunca, bu operada birçok ünlü figür performans sergilemiş ve birçok dünya prömiyeri gerçekleştirilmiştir. Opera binasının içi, muhteşem bir hava duygu veren heykeller ve yaratıcı katkılarla doludur.

Viyanalı Devlet Operası, yaklaşık 1.700 kişilik kapasitesiyle büyük bir sahne sunuyor. Ayrıca, dünyanın en büyük çamaşırhanelerinden biri olarak bilinen Vienna Opera Ball’ı da burada her yıl düzenlenmektedir.

Viyanalı Devlet Operası, geleneksel operaların yanı sıra, modern opera yapıtlarının da sergilendiği önemli bir yerdir. Eğer Viyana’yı ziyaret ederseniz, bu muhteşem operanın binasının kendisi kadar etkileyici performanslarına da şahit olmalısınız.

Yorumlar

Hiç yorum yapılmadı, ilk yorumu sen yapmak ister misin?
beforeafter