Dünyanın 7 Harikası: Nelerdir? Tarihi Önemleri Nedir?

Dünyanın 7 harikasından biri olan Keops Piramidi, MÖ 2551 yılında yapılmıştır ve Mısır’ın Gizemli Piramitleri ile birlikte dünyanın en büyük ve en eski yapısıdır. Piramidin inşası yaklaşık 20 yıl sürmüştür ve yapımında 2.3 milyon taş kullanılmıştır. Piramide adını veren Keops, Eski Mısır’ın dördüncü hanedanlığı döneminde hüküm sürmüştür.

Hanging Gardens of Babylon, yani Babylon’un Asma Bahçeleri, yaklaşık MÖ 600 yılında yapılmıştır. Antik kaynaklarda hakkında çok az bilgi yer almasına rağmen, popüler inanışa göre kraliçe Semiramis tarafından inşa edilmiştir. Yer aldığı bölgenin başkenti olan Babil’in yöneticisi Nebukadnezar II, Asma Bahçeler’i eşi Amytis için yaptırmıştır.

Artemis Tapınağı, MÖ 550 yılında Efes’teki Antik Kent içinde tanrıça Artemis’e adanmış bir tapınak olarak yapılmıştır. Tapınak, zenginliği ve güzelliğiyle tanınan Kral Kroisos tarafından finanse edilmiştir. Ancak, 356 yılında bir çılgın tarafından ateşe verilerek tamamen yok edilmiştir.

Bu harikaların bir diğeri de Zeus Heykeli, Yunanistan’daki Olimpiya şehrinde MS 435 yılında yapılmıştır. Heykel, Olimpik oyunların merkezi olan Zeus Tapınağı’nda yer almıştır ve yaklaşık 12 metre yüksekliği ile antik dünyanın en büyük heykellerinden biridir.

Mausoleum Halikarnasos, Karya Satrabı Mausolos’un anısına MÖ 350 yılında yapılmıştır. Mausoleum, antik dünyanın en büyük mezarlarından biridir ve güzel sanatlar ve mimari açısından büyük bir örnek olmuştur. Ancak, bir depremden sonra yapı tamamen yıkılmıştır ve sadece harabeleri kalmıştır.

Rhodes Heykeli, MS 280 yılında Rodos adasında yapılmıştır ve bir deniz feneri olarak inşa edilmiştir. Heykel, Dünya’nın Yedi Harikası’nda yer alan son yapıdır; ancak, zamanla bir deprem sonrası yıkılmıştır.

Son olarak, Mısır’ın Akdeniz kıyısındaki Lighthouse of Alexandria, MÖ 280 yılında inşa edilmiştir. Antik dünyanın en yüksek yapısı olan fener kulesi, binlerce denizcinin gemilerini güvenli bir şekilde limana yönlendirmesine yardımcı olmuştur. Yıkıldığı tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte, Mısır’daki depremlerden dolayı yıkıldığı tahmin edilmektedir.

Keops Piramidi

Keops Piramidi, Antik Mısır’da firavun Keops’un anısına inşa edilen bir piramittir. MÖ 2551 yılında yapıldığı tahmin ediliyor ve Mısır’ın Gizemli Piramitleri ile birlikte, dünyanın en eski ve en büyük yapısıdır. İnsanların nasıl bu kadar yüksek, büyük ve karmaşık bir yapıyı yapabileceği hakkında hala birçok soru var, ancak Keops Piramidi, Antik Mısır’ın başarılarının en büyük göstergelerinden biridir.

Bu piramit, yaklaşık 2,3 milyon blok taştan yapılmıştır ve her bir bloğun ağırlığı yaklaşık 2,5 ton kadardır. İlginç bir şekilde, bu blokların çoğu, piramitin yapımı sırasında Nil Nehri boyunca taşındı. Piramit, yüksekliği yaklaşık 140 metre olan fakat zamanla erozyona uğradığı için yaklaşık 10 metre kısalmış olan bir tepeye benzemektedir.

Keops Piramidi, Antik Mısır’ın inançlarına göre ölülerin ruhlarını koruyacak bir yapı olarak yapılmıştır. Piramitin içinde Keops’un mezarı olduğu düşünülse de, mezar hiçbir zaman bulunamamıştır. Özellikle turistler arasında popüler bir yer olan bu piramit, dünya tarihindeki en büyük yapıların bir örneğidir.

Hanging Gardens of Babylon

Babylon’un Asma Bahçeleri, yaklaşık MÖ 600 yılında yapılmış, insanlık tarihinin en büyük eserlerinden biridir. Antik kaynaklarda, bahçelerin tarihi hakkında çok az şey bulunmasına rağmen, günümüzde hala en popüler inanış kraliçe Semiramis tarafından inşa edildiği yönündedir. Asma Bahçeler, teras şeklinde yapılmış, bitkilerin çeşitli renklerde ve boyutlarda yetiştirildiği devasa bir bahçe kompleksiydi. Günümüze bu bahçelerden herhangi bir kalıntı kalmamış olsa da, tarihte inşa edilmiş en güzel bahçelerden biri olarak hafızalarda yer almaya devam ediyor.

Asma bahçeler, o dönemde inşa edilen birçok yapı gibi, mimari açıdan da oldukça etkileyicidir. Farklı seviyelerde teraslara sahip olan bahçeler, devasa sütunlar ve kirişlerle desteklenmiştir. Teraslara bitkiler, çiçekler ve ağaçlar dikilmişti. Her seviyede farklı bir bitki çeşidi yetiştirilmişti ve bahçenin tamamında çiçeklerin rengi uyumlu bir şekilde seçilmişti. Bahçeler, su kaynaklarının tesis edildiği bir sisteme sahipti ve bu sayede bitkilerin her zaman nemli kalması sağlanmıştı. Bahçelerin her yeri, olağanüstü bir güzellik ve estetikle donatılmıştı.

Asma Bahçeler, birçok turistin ilgisini çeken bir tarihi eser olarak günümüzde de varlığını sürdürmektedir. Ne yazık ki, bu güzel bahçeler, zamanın yıkıcı güçlerine karşı koyamamış ve günümüze kadar ayakta kalamayarak tamamen yok olmuştur. Ancak, bu eşsiz bahçelerin tarihi hala gizeminin büyüsüyle doludur ve insanların hayal güçlerinde hala varlığını sürdürmektedir.

Artemis Tapınağı

Artemis Tapınağı, MÖ 550 yılında inşa edildi ve Efes’teki Antik Kent’in içinde yer almaktadır. Büyük bir heykel ve süslü kabartmalarla süslenen tapınak, tanrıça Artemis’e adanmıştır.

Tapınak, yıllar içinde birçok kez yeniden inşa edilmiştir. Ancak, bir yangın sonrasında tamamen yıkılmış ve artık sadece kalıntıları kalmıştır. Tapınağın bulunduğu bölge, halen turistler tarafından ziyaret edilmekte ve tarihi önemiyle dikkat çekmektedir.

Artemis Tapınağı, antik dönemde dünyanın 7 harikasından biri olarak kabul edilmekteydi. Tapınak yapımında kullanılan malzemeler, o dönemde kullanılan en kaliteli malzemelerdendi. Tapınak, hem büyüklüğü hem de yapısı açısından o dönemdeki en etkileyici yapılar arasında yer almaktadır.

Artemis Tapınağı, dünya tarihinin en önemli yapılardan biri olarak kabul edilmekte ve turistler tarafından ziyaret edilmekte olan bir antik kalıntıdır.

Zeus Heykeli

Yunanistan’ın Olimpiya şehrinde, MS 435 yılında yapılan Zeus Heykeli, antik dünyanın en büyük heykellerinden biridir. Yapımı tamamlanması yaklaşık 8 yıl süren heykel, o dönemdeki en uzun heykeldi ve yaklaşık 12 metre yüksekliğindeydi. Heykel, Zeus Tapınağı’nın merkezinde yer almaktaydı ve Olimpik oyunların sembolü olarak hizmet vermiştir.

Heykelin yapımı için 40 ton ağırlığındaki bronzdan yapılmış olup, çevresindeki yapılarda da bronz kullanılmıştır. Heykelin yüzünde ifadesiz bir ifade olmasına rağmen diğer detaylar oldukça gerçekçi bir şekilde yapılmıştır. Heykelin elinde bir asa, başında bir tacı ve göğsünde bir kartal taşıdığı bilinmektedir.

Heykelin yapımından sonra çok sayıda kez zarar gördü ve birçok parçası kayboldu. Heykelden geriye sadece bir kısım ayak ve el parmakları kalmıştır. Ancak yine de o dönemdeki etkileyici boyutları ve tarzı hala hayranlık uyandırmaktadır.

Mausoleum Halikarnasos

Mö 350 yılında yapılan Mausoleum Halikarnasos, antik çağın yedi harikasından biridir. İlk yapılış amacı Karya Satrapı Mausolos’un anısına yapılmaktı. Mausoleum, o dönemde yapılan en büyük yapılar arasındaydı. Ancak, maalesef yapı, büyük bir deprem sonrasında tamamen yıkılmıştır ve günümüzde sadece harabeleri kalmıştır.

Mausoleum Halikarnasos’un inşası sürecinde pek çok ünlü sanatçı ve mimar görev almıştır. Bölgede bulunan beyaz mermerler, yapıda kullanılmak üzere getirilmiştir. Mausoleum’un üst kısmına 36 beyaz at figürü yerleştirilmişti. Bu atlar, Karya bölgesinin güçlü imparatorluk simgesiydi.

Mausoleum Halikarnasos, tarihi önemini ve güzelliğini korumak adına UNESCO tarafından dünya mirası listesi arasında yer almaktadır. Yapının harabeleri, günümüzde modern Bodrum yakınlarındaki müzede sergilenmektedir.

Mausoleum Halikarnasos’un tarihi hikayesi ile birlikte, harabelerde yer alan sanat eserleri de oldukça ilgi çekicidir. Yapılan kazılarda, heykel parçaları ve mermer blokları gibi birçok tarihi artefakt bulunmuştur. Bunlar, hem yapıya hem de döneme ait tarihi önem taşımaktadır.

Rhodes Heykeli

Rhodes Heykeli, antik dönemde yapılmış olan yedi harikadan biridir. MS 280 yılında inşa edilmeye başlanan heykel, yaklaşık olarak 12 yıl sonra tamamlanmıştır. Heykel, Rodos adasındaki Mandraki Limanı’nın girişinde yer almaktaydı. Yüksekliği yaklaşık 30 metreydi ve MÖ 226 yılında yapılan Lighthouse of Alexandria ile birlikte, antik dünyanın en yüksek yapılarından biriydi.

Heykel, Tanrı Helios’a adanmıştı ve Helios, güneş tanrısı olarak bilinirdi. Heykelin sağ elinde bir güneş topu ve sol elinde bir mızrak vardı. Aynı zamanda, heykelin etrafı 24 küçük heykel ile çevriliydi. Sonraki yıllarda, heykelin altında bir tapınak ve bir dizi diğer yapı inşa edildi. Ancak, heykel bir deprem sonrasında yıkıldı ve kalıntıları yerinde kaldı.

Lighthouse of Alexandria

Lighthouse of Alexandria, yani İskenderiye Fener Kulesi, tarihi önemi olan bir diğer harikadır. Mısır’ın Akdeniz kıyısında bulunan bu fener kulesi, MÖ 280 yılında inşa edildi. Antik dünyanın en yüksek yapısına sahip olan Lighthouse of Alexandria, gemilerin güvenli bir şekilde limana yönlendirmesi için binlerce denizcinin hayatını kurtardı.

Yıkıldığı tarih tam olarak bilinmemekle birlikte, Mısır’daki depremlerden dolayı tahrip olduğu düşünülmektedir. Binlerce yıllık tarihi geçmişiyle, Lighthouse of Alexandria, tarihe ışık tutan önemli bir anıttır.